30 Ocak 2016 Cumartesi

Temmuz sıcağına özlem

Son yazıyı yazdığımdan beri, iki takipçim arazi olmuş. Sebebini tahmin ediyorum. O arada neler olup bitti, biliyorsunuz. Keşke tahminimde yanılmış olsam. Yazık, çok yazık...

Son zamanlarda sohbetlerine kulak kabarttığım kalabalıklar içinde kendimi sık sık Ezginin Günlüğü'nün şu şarkısını mırıldanırken buluyorum: "Ah efendim, bırak beni/Bir başım var alıp gideyim/Ah efendim, bırak gideyim/Sen kazandın ama ben haklıydım".

Hem bir avucuz, hem de arada kalıp sıkıştık. Höf!

Neyse, kalan sağlar bizimdir. Bakalım Temmuz okumaları nelermiş.

Mutfakta bir şeylerle uğraşırken NTV Radyo dinlediğimi daha önce söylemiştim. Radyoda Adnan Bostancıoğlu "Köşedeki Kitapçı" diye bir kitap tanıtım programı hazırlıyor. Programın adı zaten güzel. Bazen çok hoş kitaplarla Bostancıoğlu sayesinde buluşuyorum.

Akhil Sharma'nın Aile Hayatı adlı kitabından da o programlardan birinde bahsetti Bostancıoğlu. Çocuklarının geleceği daha iyi olsun ve daha müreffeh yaşasınlar diye ABD'ne göçen binlerce Hintli aileden birinin hikayesi anlatılıyor kitapta. Hikaye Akhil Sharma'nın kişisel hikayesiyle büyük ölçüde örtüşüyor.

Aile daha ABD'ne gider gitmez, parlak bir zekaya sahip ve iyi bir eğitim olanağı yakalayan büyük oğulları bir havuz kazası geçirerek komaya girer. Bu travma bundan sonraki hayatlarını şekillendirecektir. Hint kültüründe ebeveynlik halleri, gündelik hayat, sosyal ilişkiler hakkında da konuşuyor Aile Hayatı. Mutlaka okuyun.

Hintlilerle kültürel akrabalığımız var bence.


Chuck Plunhink'i Dövüş Kulübü filmiyle tanımıştım. Daha doğrusu filmi ve bir romandan uyarlandığını biliyordum da, zor isimli yazarının adını aklımda tutmamışım. Ayıp olmuş.

Dövüş Kulübü'nün rüzgarıyla yola çıkan son romanı Bir Haz Markası: Beautiful You, keşke sadece edebi bir hayal kırıklığı olsaydı. Aynı zamanda cinsiyetçi klişelerle örülü, cinsellik ve tüketim kültürünü birleştiren fantastik bir anlatı. Kadınlara kendi başlarına cinsel haz sağlama vaadinde bulunan birtakım fantazi ürünler pazarlayan Linus Maxwell yaygın tabirle gözde bir bekardır aynı zamanda. Beautiful You markasıyla pazarlanan ürünleri önce genç, hırslı ama sıradan bir fiziksel görünüşe sahip taşralı avukat Penny üzerinde dener. İşe onu kendine aşık ederek başlar.

Devamını okumak isteyen görür. Ama "Kadınlar ne ister?" sorusunun cevabını en iyi kendisinin bildiğine emin Plunhink'e tahammül edebilirse...

Bu kitabı okuyan bazı arkadaşlarla hayal kırıklığımı paylaştım. Kimi bana hak verdi, kimi vermedi. Önemli bir kısmı da Plunhink'i bir kalemde silip atmamamı, diğer romanlarının çok daha okunası olduğunu söylediler. Şahika, Gösteri Peygamberi'ni verdi. Gösteri Peygamberi, yalnızlık, yabancılaşma, şiddet, pornografi, tüketim ve şöhret merakı hakkındaymış. Bakalım...

Bizi bizden iyi tanıyan Bay Çok Bilmiş.


Ağzımda kötü bir tad bırakan Plunhink'ten sonra garantili bir okuma yapayım, diye bakınırken, yıllardır rafta bekleyen, ablamdan ödünç aldığım ve okumayanın öbür dünyada cenneti göremeyeceği Sahilde Kafka'yı elime aldım.

İyi ki de almışım. Bu kadar hacimli bir romanı, sonlarına doğru, "Artık uzatmasan!" diye söylenmiş olsam da, sıkılmadan okudum. Murakami'yi Yaban Koyununun İzinde ile çok sevmiştim. Sahilde Kafka da okuduğum çer çöp kitaplar içinde parıldayan bir roman oldu. Kafka Tamura'nın hikayesini hiç unutmayacağımı varsayıyorum.

Tüm hayatımız bir evden kaçma ve eve dönüş hayali ile örülüyse eğer, Kafka Tamura bize bunu yaşayarak gösteriyor. Bu arada Japon kültürüne dair bilgi sahibi de oluyoruz.

Koşan, müzik yapan ve yazan bir adam.




Aile Hayatı, Akhil Sharma, Çev. Ergin Kaptan, April
Bir Haz Markası: Beautiful You, Chuck Plunhink, Çev. Ahmet Aybars Çağlayan, Ayrıntı

Sahilde Kafka, Haruki Murakami, Hüseyin Can Erkin, DK

7 yorum:

  1. Funda Hocam, Alocu Tilki'nin Serencamı ile ilgili görüşlerinizi merak etmekteyim (Oku/dum/yorum bölümünde yer alıyor kitap.) Emrah Hoca, CerModern'deki derslerinde, Kenarın Kitabı'nın romanda etkisinin büyük olduğunu söylüyor ve kimi örnekler veriyor. Saygılarımla. Kamil Mıhcı

    YanıtlaSil
  2. Ben sevdim Alocu Tilki'yi. Daha önce de Emrah Polat'tan Yüzler'i okuyup sevmiştim.
    Sonra eşim Emrah'ın editörü oldu.
    Ama acaba Kenarın Kitabı'ndan nasıl etkilendi, merak ettim? Belki seyyar satıcılar yazısından etkilenmiştir. Bir kaybeden öyküsü olarak hem mizahi, hem dramatik ögeler vardı Alocu Tilki'de.

    YanıtlaSil
  3. Hızlı cevabınız için çok teşekkür ederim. Derslerde Yüzler'i okutmuyor, örnekler veriyor ama okutmuyor. Alocu Tilki'nin Serencamı ve Köpek Adamlar'ı inceliyoruz bir hafta. Not aldığım kadarıyla roman kişilerinden Ramazan'ı, büyük oranda çocuk suçlarıyla ilgili makaleyi temel alarak oluşturmuş. Derslerde adı çok geçiyor eşinizin. Söylediklerinizi ileteceğim. Size ve eşinize saygılar sunarım. İyi akşamlar.

    YanıtlaSil
  4. Yaz gelse! :)

    Ben de beklerim Kafa'ya... sevgiler! :)

    YanıtlaSil
  5. Palahniuk'un "Görünmez Canavarlar" kitabını ben tavsiye ederim, bana göre en iyisi o.
    Sonra "Günce" var.. O da öyle. Palahniuk iyi bir yazar.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...